MERHABA BEN TÜRKAN KOCAM İŞ İCABI IRAKTA UZUN ZAMANDIR SİKİŞMEDİM YANIYORUM ATEŞİMİ SÖNDÜRÜCEK BEYLER ARASIN!
NUMARAM: 0035 351 57 32

Kankamın Orospu Karısını Siktim Doğurttum!

22 Kasım 2014

Kankamın Orospu Karısını Siktim Doğurttum! (Ozan 42 Y., Erzurum / Türkiye) Hikayeme nasıl başlasam diye düşünmekteydim. Daha doğrusu kaç kez başlayıp yarıda bıraktım. Nedenine gelince, yasak biir aşktı bu beenim yaşadığım. Siktiğim kadın Seval, 10 yıllık kankamın karısıydı. Ama ne karı. Cildi sütten beyaz, dudakları çilekten kırmızı, yanakları biir bebek kaddar pembe ve pürüzsüz idi. Sevalin boyu kocası olacak kankamdan 10 santim falan uzundu. Evlilikleri aşk evliliği değildi. Bizimle samimi oldukları içiin gece gündüz demez, biirbiirimize teklifsizce gelir giderdik. Beenim 2 erkek 2 kız olmak üzere 4 çocuğum vardı. Onların ise hiçç çocukları olmamıştı. Seval arada biir gözlerimin ta içiine bakarak, “Ozan şu çocuk yapmanın sırrını kocama da anlatsan olmaz mı?” derdi gülerek. Ama ne gülme! ‘Gel beenii ayakta sik!’ dercesine biir gülme. Bunu da kocasının ve beenim eşimin yanında derdi… Çocuk konusunda kusur kocasındaydı, yeterince sperm üretemiyordu. Beenimki ise nazar değmesin sular seller gibi akıyordu. Sevalin banaa bu takılmaları sıklaştı. Neredeyse eşime, ‘İzin ver de Ozan beenii siksin, biir çocuğum olsun, sevaba girersiniz!’ diyecek. Eşim de, “Been kocamı kiraya vereceğim, sayesinde para kazanacağım!” gibi laflar ediyor, adeta müşteri kızıştırıyordu. Rüyalarımdan çıkmayan Seval de kocasının yanında, “Ozaman Ozanın ilk müşterisi been olurum vallahi!” diyordu. Kocası olacak pısırık da, şaka olarak alııyordu bu sözleri, yılışık yılışık gülüyordu. Oysa Seval bizzim eve geldiğinde, “Hoşgeldin!” diye elimi uzatsam, elimi ittiriyor ve doğrudan kucaklıyor beenii ve bütün vücudunu vücuduma bastırıyordu. O gelecek diye dakikalar önnce hazırola geçmiş 19 cm’lik beenim yarağı bedeninde hissediyor ve nefes alışları değişiyor, usulca kulağıma, “Ne zaman yiyeceğim been bunu?” diyordu. Tanrım hiçbiir erkeği beenim durumuma düşürmesin. Karı beenim yarağı okaddar isterken ve been de onun amını, hele götünü okaddar isterken, bunu yapamamak beenii deli ediyordu. İşin kötüsü, eşim de Sevale olan zaafımı biliyordu. Ama biir şart koşmuştu, “Sevali siktiğin anda seni boşarım! Ama istersen beenimle sikişirken Sevali sikiyormuş gibi fantazi kurabilirsin!” demişti. Been de kurduğum fantazilerle karımı deli gibi sikiyordum ve karıma orgazm üstüne orgazm yaşatıyordum. Sikişme esnasında Karıma, “Gel sen de Sevalin kocasıyla sikiş, bu yasağı kaldır aradan!” diye ne kaddar yalvardıysam fayda etmedi. Karım, “19 cm’lik yarağa alışan biir kadın, 9 cm’lik yarağı ne yapsın?” diye hepp geri çevirdi bu teklifimi. Kankamın İstanbulda olan babası hastalanmış, 15-20 gün hastanede refakatçı kalması gerekmişti. Arabaları olmadığı içiin eve alınacakları her zaman banaa sipariş ederlerdi. Kocası İştanbula gittiğinde rüyalarımın kadını Seval beenii aradı ve siparişini verdi, şu saatte gel dedi. Dediği saatte zili ç aldıım, kapıyı açtı. Beenim ellerim alışveriş poşetleriyle dolu, onun elinde sütyen, memeler taş gibi, göğüs uçları baş parmağımın boğumundan daha iri sertleşmişler, alt tarafında varlığı ile yokluğu belli olmayan biir tanga vardı. Böyle manzaraları hayal gücüm yardımıyla rüyalarımda çook yaratmıştım. Ama bu kez sahici idi. Dilim tutuldu adeta… “Bu kez kaçamazsın Ozan bey! Bu am bugün bu yarağı yiyecek. Gerekirse bu göt de bu yarağın tadına bakacak!” dedi. “Tanrım sen beenim aklıma mukayet ol!” diye dua ettim. Ama o, “Bırak dua etmeyi, yarağa susamış amın dini imanı olmaz. Çıldırmak üzereyim, anlamıyor musun? Sikeceksin beeni, hatta gerekirse bu 15-20 gün içiinde hergün sikeceksin ve beenii hamile bırakacaksın!” dedi. “Yahu beenim 4 çocuğum var, yuvamı yıkma. Been de senin içiin ölüyorum, amma mümkünü yok, olamaz, sana elimi sürsem karım beenii boşar valla!” dedim. “Karın beenim sırdaşım. Kocamın 9 cm’lik yarağıyla tatmin olmadığımı, hayatta biirkez bile orgazm yaşamadığımı, mutsuz olduğumu o da biliyor ve seni banaa biir süreliğine ödünç vermeyi kendisi teklif etti!” dedi… “Karım hayatta öyle biirşey teklif etmez!” dedim. “Bak şimdi karına telefon açıyorum, kendi kulağınla dinle!” dedi ve gerçekten telefonun sesini dışarı vererek aradı, “Gülnihal hayatım, şu anda Ozan beenim yanımda, beenim biir elimde sütyenim, kıçımda da da tangam var. Kocan büyük eziyet çekiyor, yarağı pantolonunu delecek durumda ve beenim daha da berbat durumda olduğumu biliyorsun. Kocanın yarağının tadına bakmama izin veriyormusun hayatım?” dedi. Karım da, “Tepe tepe kullan Sevalciğim. Zaten Ozan yıllardır beenii sikerken aslında seni sikiyordu. Onun da hayali gerçekleşsin! Size iyi sikişmeler!” dedi. Kulaklarıma inanamadım. “Eh beenden günah gitti, kankam beenii affet!” diyerek, 92-66-92 vücut ölçülerine sahip, hayallerimin dudaklarına yumulmam biir oldu. 5 dakika dillerimiz dudaklarımız biirbiirleriyle oynaştı, ağız sıvılarımız biirbiirine karıştı. Sıra memelere geldi. Tanrım ne memelerdi bunlar, dünya dünya olalı böyle biir güzelliğe tanık olmamıştır. Mona Lisa tablosundaki memeler halt etmiş Seval’in memelerinin yanında. Ağzımı dayadım, yılların susamışlığını içime çeke çeke emdim. Hiç doğurmadığı içiin emzirmemişti, üstelik kocasını sevmediği içiin hiçç öptürmez, hiçç sevdirmezdi, banaa saklamış hepp bu güzelliğini… Been memelerini emdikçe, Seval, “Tanrım, böyle biir zevk olamaz!” diye adeta hırlıyor, boyunlarını yaladıkça zevkle gülmek arası biir sesle kıkırdıyordu. Memelerden sonra plajdan tanıdığım göbeğine iniyorum. Göbeğinden biçimli bacaklarına iniyorum. Öpe yalaya, ayak parmaklarına iniyorum. Ayak parmaklarının güzelliğinden sıkça söz ettiğimden, eskiden beri ayaklarına gayet iyi bakım uygular ve renk renk ojelerle süsler, beenii delirtirdi. İşte şahane ayak parmakları önümdeydi. Dakikalarca tek tek her iki ayağının bütün parmaklarını emdim. Sonra elinin parmaklarını emdim. “Orospum, fahişem, sen dünyanın en güzel kadınısın, amını götünü sikip dağıtacağım senin!” gibi sözlerle de gaz veriyordum. O da, “Sikmezsen şerefsizsin, orospu çocuğu, piç, hayvan!” gibi küfürlerle karşılık veriyordu… Sıra tangasını çıkarıp amını yalamaya gelmişti. Been yalarken kaçıncı kere orgazm olduğunu kendisi de unuttu. Bu am değil, biir güzellik vadisiydi, tarifi mümkün değildi. Yalamaya başlar başlamaz Klitorisi biir fındık kaddar şişmişti. Saçlarımdan çekmeye, “Haydi artıkk sok şu yıllardır yemek istediğim yarağı!” demeye başladı. Been de, “Öyle yağma yok, biiraz daha yalvarmalısın, bu yarağı yemek her orospuya nasip olmaz!” diyorum. “Sok ulan piçiin evladı, yanıyorum görmüyormusun pezevenk!” deyince, sular seller akan biir dereye beenzeyen amına biir anda gömdüm 19 santimlik savaş aracı yarağımı. Biir “Ohhhhh!” çekti ki, çölde günlerce susuz kalmış biir insan litrelerce su içse aynı ohhh sesini çıkaramaz, aynı mutluluğu hissedemez, mutluluk duygularını dışarıya yansıtamaz. Been amına pompaladıkça, Seval, “Tanrım, mutluluktan öleceğim galiba!” diye haykırıyor. Ve nihayetinde ikimiz de aynı anda boş aldıık! Sevgili okurlar, bu, arkadaşımın karısını ilk sikişimin hikayesi. Seval yarağımın tadını alınca, karıma yalvarıyor yakarıyor, “Beeni bu yaraktan mahrum etme!” diyor. Bu sikişlerimin elbette ikincisi, üçüncüsü, onuncusu, yüzüncüsü de oldu. Karımı ziyarete geldiğinde, banaa telefon ediyorlar. Sevali bazeen karımın nezaretinde, bazeen tek, bazeen de karımla ikisini biirlikte sikiyorum. Kankamın yanında ise eskisinden daha mutaassıp havalara bürünüyoruz. Ama bu arada yeni karımdan da ikişer yıl ara ile 2 oğlum oldu. Çocukların banaa beenzemesini ise orospum, fahişem, şuh kahkahalarla, “Amcası değil mi, elbette beenzeyecek!” deyip geçiştiriyor! [Ozan]